23 Aralık 2011 Cuma

Bir Wishlist'im Bile Yok

2012'ye girmemize sayılı günler kala ben de bir wishlist oluşturayım artık dedim. O sırada 2011'in bana neredeyse yıllardır istediğim, hayalini kurduğum her şeyi verdiğini farkettim: 

1. Kilo verdim, hem de az uz değil, tam 17 kilo:) Ve hayatımda hiç olmadığım kadar ince ve fit oldum. 
2. 5 yıldır birlikte olduğum, deliler gibi sevdiğim adamla evlendim! 
3. Ani bir kararla sigarayı bıraktım ve kendimle gerçekten gurur duydum.

Tabii ki 2012'den ufak tefek isteklerim var. Evrene mesaj göndermek açısından güzel bir kombin önermem  gerekirse:

1. Just Cavalli Elbise

2. Alexander Wang Agnete Haircalf Pumps



3. Alexander McQueen Clutch

Görseller shopbop.com'dan alıntıdır.

12 Aralık 2011 Pazartesi

Kısacık Saçlarım

Cumartesi günü saçlarımı daha önce hiç olmadığı kadar kısa kestirdim. Eşim de beni kırmadı ve yeni saçımla bir sürü fotoğrafımı çekti. Ben de bol fotoğraflı bir post hazırladım.




Bundan sonra tamamen şımardık. Evde bulduğum bir eldiveni taktığım gibi poz vermeye başladım :)







Nasıl cesaret edebildiğimi hala bilmesem de ben yeni saçlarımla çok mutluyum! Sonuç çok kötü de olabilirdi ama denemeden asla bilemezdim..

9 Aralık 2011 Cuma

Özgürlük Deneysel Bir İştir

"Özgürlük deneysel bir iştir / Emancipation is an experimantal work..."

Ünlü düşünür Spinoza'nın bir sözü ve İstanbul, Nişantaşı'ndaki Hairmafia saç tasarım stüdyosunun manifestosuymuş. Kısa saç modellerine bakarken, Hairmafia'nın basın bülteninde gördüm bu sözü, gördüğümden beri de hiç aklımdan çıkmadı...

Değişiliği hep sevmişimdir; ama çok cesur hareketlerde bulunmadım hiç. Şimdi ise saçlarımı kısacık kestirmemek için kendimi çok zor tutuyorum. Günlerdir internette modellere bakıp, bana yakışıp yakışmayacağını düşünüyorum.
İnce telli ve bir türlü şekil almayan saçlarıma haftada en az 4-5 saat ayırmak zorunda kalıyorum. Sonuçtan memnun kalmadığım gibi bir de üstüne üstlük avuç avuç dökülüyorlar.

Sanki saçlarımı kestirirsem, hayattan zaman çalacakmışım gibi hissediyorum resmen.


Katie Holmes'a çok yakışan bu saç kesimine takmış durumdayım. Nude bir makyaj ve kalın, doğal görünümlü kaşlarla çok hoş olur bence.


Saskia de Brauw'un bu saçı da aklımı çelmiyor değil.
Off, keşke blogun yüzlerce izleyicisi olsaydı da fikir sorabilseydim. 
Belki de siz bu postu okurken ben çoktan kısa saçlı bir kadın olacağım :) Kim bilir?

Yeni Ayakkabım: Zara Kids :)

Glitter trendinden pek hoşlanmadığım için bu sezon alışveriş yapmakta çok zorlanıyorum. Mağazalarda gördüğüm her şey parıl parıl :) 
Ama Zara Kids'de, Miu Miu sneaker benzeri bu şirin ayakkabıları görünce dayanamadım. En büyük numarası 37-38'miş; ama bana zaten bir küçüğü tam oldu. 

İlgilenenler için fiyatı 49,95 TL

Fiyatı da çok uygun olunca; eşimin "yapma, etme, kocaman evli barklı kadın oldun sen" laflarına aldırmayıp, aldım gitti.

6 Aralık 2011 Salı

ASOS Siparişi



Her şey Pazar günü Harvey Nichols'da yukarıdaki süper KG by Kurt Geiger ayakkabıları görmemle başladı. Ama maalesef 37 numarası ayağıma büyük geldi ve daha küçüğü yoktu.

Daha önce buna çok benzer bir ayakkabıyı ASOS'ta gördüğüm için bugün ilk iş ASOS'un web sitesine girdim ve ayakkabının her numarasını hem de daha ucuza bulunca inanılmaz mutlu oldum. 

Tabii içimdeki alışveriş canavarını durduramadım ve başka neler var diye bakmaya başladım. Sonra nasıl olduysa, kendimi aşağıdaki River Island makosen ayakkabıları alırken buldum! Mutluyum, gururluyum :)


Şimdi heyecanla siparişimin gelmesini bekliyorum. Umarım bir an önce gelir de, bu güzellikleri Ankara'ya kar yağmadan giyebilirim.

3 Aralık 2011 Cumartesi

Makyaj Günlüğü'nün Yeni Yıl Hediyeleri Hazır

Severek takip ettiğim Makyaj Günlüğü, hem yılbaşı hem de 2000. izleyiciye çok yaklaşmış olmasının şerefine çok güzel 3 paket hazırlamış. 




Hepsi de şanslı sahiplerini bekliyor. Siz de şansınızı denemek için hadi hemen Tık Tık! Yada siz boşverin, katılmayın, hepsi de benim olsun :)

2 Aralık 2011 Cuma

Teşekkürler Online Eczanem

Düğün öncesi cilt bakımı için gittiğim uzmanın tavsiyesiyle kullanmaya başladığım nemlendirici bittiğinde yeni bir nemlendirici aramaya başladım (çünkü ürünü ancak kendisinden temin edebiliyorsunuz). Uzun araştırmalar sonucu La Roche Posay Effaclar serisine geçiş yaptım.
Diğer bloglardan ne kadar güvenilir olduğunu okuduktan sonra siparişimi onlineeczanem.com'dan vermeye karar verdim. Sipariş notuna da hiç ümidim olmamasına rağmen ellerinde Bioderma Sebium H2O'nun testerı varsa göndermelerini rica ettiğimi yazdım.
Pazartesi günü verdiğim siparişim Salı günü elimdeydi! Gayet özenle hazırlanmış kutumun içinden bakın neler çıktı:

La Roche Posay Effaclar K ve Effaclar Gel  (Kampanyalı fiyatı 64,25 TL)
La Roche Posay Hydreane Legere (24,90 TL)
Neutrogena Göz Çevresi Bakım Kremi (18,49 TL)

Vee en önemlisi Bioderma Sebium H2O !! 

Belki inanmayacaksınız ama bu benim hayatımda aldığım ilk tester ürün :)) Hatta sanırım tester da değil bu, onlineeczanem yetkilileri sanki bir jest yapıp ürünün 100 ml'lik en küçük boyunu göndermiş.  
Sen de ne beleşçiymişsin, amma sevindin diye düşünebilirsiniz; ama özellikle cilt bakım ürünlerini deneyemeden almaktan nefret ediyorum. Sırf bu yüzden hiç kullanmadan çöpe attığım onlarca ürün var, çok kötü olmayanları ise acil durumlar için çekmecemde saklıyorum. (onlar da zamanla bozuluyorlar zaten)

Bu ince davranışından dolayı onlineeczanem.com'a çok teşekkür ediyorum. Kampanyalara ve ürünlere bir göz atmak yada güvenle alışveriş yapmak isterseniz Tık Tık!

Ürünlerle ilgili yorumlarım da 1 ay sonraya artık :)

18 Kasım 2011 Cuma

Body Shop İndirimi

Diğer bloglarda Body Shop indirim haberlerini görünce öğle arasında koşa koşa gittim. Bir kaç gün önce Neutrogena'nın vücut nemlendiricisini alıp, yağlı yapısından dolayı daha ilk kullanımda nefret etmiştim.

Hemen bir tane White Musk vücut losyonu kapıp, gereksiz harcama yapmamak için kasaya koştum. %25 indirimin üzerine bir de Bonus'a özel %30 indirim eklenince 17,43 TL'ye almış oldum :)

İndirim 20 Kasım'a kadar devam ediyor. Özellikle yılbaşı için hediye arayanlara duyurulur!! Çok güzel yılbaşı setleri vardı, ama ben daha geçen yıl aldığımı bitiremediğim hatta ürünlerin bazılarını henüz açmadığım için almadım.

4 Kasım 2011 Cuma

Lush Ankara'daki İlk Mağazasını Açıyormuş

Bugün bir çok blogda gördüğüm kütikül yağına bakmak için Lush'un web sitesine girdim ve Ankara'daki ilk mağazalarının 5 Kasım'da Gordion'da açılacağını öğrendim.


Uzun zamandır merak ettiğim bir çok ürünü var Lush'un, listenin başında da katı şampuanlar ve içinde toz şeker bulunan mükemmel kokulu dudak scrubları yer alıyor. Yarın sabah ilk iş gitmek, bütçeyi çok zorlamadan keşfetmek lazım :)

24 Ekim 2011 Pazartesi

Şimdi Fedakarlık Zamanı

Her yeni güne, yeni bir kötü haberle uyanır olduk maalesef.. 

Şimdi fedakarlık zamanı. Gün içinde nelere para harcayabildiğimizi unutmayalım ve hepimiz ya bir paket sigaramızdan, ya bir kahveden, ya çok beğendiğimiz bir çantadan vazgeçelim. Van'da, o dondurucu soğukta insanların sizden gelecek her türlü yardıma ihtiyacı var. 

Paylaşım sitelerinden birinde okuduğum bir şeyi de belirtmeden geçemeyeceğim. Gölcük depremindeki yardım gönüllülerinden birisi özellikle iç çamaşırına çok fazla ihtiyaç duyulduğunu; ancak insanların utandıkları için isteyemediklerini söylemiş. Lütfen yardım gönderirken, kendimizi oradaki insanların yerine koyalım. Evde bir kenara atılmış, işe yaramaz şeyleri değil; gerçekten bir insanın temel ihtiyacı olabilecek ve kullanılabilir durumda olanları gönderelim. 

Ve de bence en önemlisi: SADECE VE SADECE GÜVENİLİR KURULUŞLAR ARACILIĞLA YARDIMLARIMIZI ULAŞTIRMAYA ÇALIŞALIM!

Gerçek Hayata Dönüş

Aylarca süren koşuşturma.. Hazırlıklar, kararlar, kararsızlıklar..

Sonunda rüya gibi, nasıl geçtiğini bile anlayamadığım bir düğün.. Hiç ama hiç bitmesini istemediğim, her zamanki gibi çok eğlendiğimiz süper bir tatil..

Şimdi ise gerçek hayata dönme çabası :) Alışıyorum yavaş yavaş, sakinleşiyor hayat, yenş düzenimiz oturuyor zamanla..

Ben de enerji topluyorum, bomba gibi döneceğim bloguma! Ama şimdilik sadece düğünden en sevdiğim karelerden biri..


1 Temmuz 2011 Cuma

Gelin Çiçeği

Düğün tarihi yaklaştıkça karşı karşıya kaldığım sorular artıyor. Geçen gün annemin "Gelin çiçeğin nasıl olacak, canlı çiçek mi istiyorsun yoksa yapma mı?" demesiyle birlikte araştırmalara başladım. 

Hep aklımda aşağıdaki gibi rengarenk buketler vardı..



Ama bu soft renklerdeki şahane alternatifleri görünce kafam biraz karıştı.



Bu hazırlık sürecinde en çok ihtiyaç duyduğum şey benim adıma karar verebilecek biri oldu. 
Ben sadece alternatifleri sunsam, birisi de "BU OLSUN!" dese... 

16 Haziran 2011 Perşembe

Evim Evim Güzel Evim

Uzun zamandır yazamıyorum; çünkü iş dışındaki bütün vaktimi emlak sitelerinde dolaşarak, tam da bizim aradığımız sırada düşen kiralık ev sayısına şaşırarak ve az da olsa bulabildiğimiz evleri gezerek geçirdim :))

Ve nihayet bu maceramız da dün akşam itibariyle mutlu sonla bitti... Bizim artık bir evimiz var!!



Zaman daralıyor, yapılacaklar listesi gün geçtikçe kabarıyor ve nihayet 23 Haziran'da IKEA Ankara şubesini açarak imdadımıza yetişiyor.

30 Mayıs 2011 Pazartesi

REN: Aktif 7 Aydınlatıcı Göz Jeli

24 yaşına girmeme 2 ay kaldı ve bende resmen yaşlanma belirtileri baş göstermeye başladı. Önce beyazlayan saçlarım, sonra da göz çevresi kırışıklıkları :(

Yağlı ve akneye meyilli bir cildim olduğu için  günlük cilt bakımımda, yağ dengeleyici özelliği olan ürünler kullanıyorum.  Bu ürünlerden genel olarak çok memnun olmama rağmen bir süre sonra göz çevrem kurumaya başladı. Cildim için tabii ki nemlendirici kullanıyorum; ama göz çevresi için özel bir ürün kullanmıyordum. Bunun kaçınılmaz bir sonucu olarak da ince kırışıklıklar oluşmaya başladı bile..

Ben de bir an önce önlem almak lazım diyerek, soluğu eczanede aldım. Eczacımın tamamen doğal içerikli olduğunu söylemesi ve markayı yere göğe sığdıramaması üzerine bir adet Ren: Aktif 7 Aydınlatıcı Göz Jeli alıp çıktım. Ürün içeriklerinden çok fazla anlamadığım için web sitesinden alıntı yapıyorum.


"...gerçek anlamda sentetik koku ve renklerden, petrokimyasallardan, propilenin glikol, hayvansal maddelerden, PEGlerden, TEA/DEA'dan, sülfatlardan, silikonlardan ve parabenlerden arınmış ilk çekici ve etkili cilt bakim serisini piyasaya sürdü."

İçerik: Rosa Damascena Flower Water, Glycerin, Hydrolyzed Glycosaminoglycans, Zostera Marina Pectin, Arnica Montana Flower Extract, Laminaria Digitata Extract, Carbomer, Ficus Carica (Fig) Fruit Extract, Phenoxyethanol, Panax Ginseng Root Extact, Faex (Yeast) Extract, Rumex Occidentalis Extract, Gynostemma Pentaphyllum Leaf Extract, Sodium Hydroxymethylglycinate, Sodium Hydroxide, Sodium Benzoate, Xanthan Gum, Potassium Sorbate.  
 

Ürün, 15 ml pompalı şişesiyle hem kullanım kolaylığı hem de hijyen sağlıyor. Gerçekten de iddia edildiği üzere hafif ve serinletici bir jel, gayet kolay emiliyor, ferah bir his yaratıyor ancak benim beklentilerimi pek karşıladığını söyleyemeyeceğim. Göz çevremdeki pul pul görüntüyü geçirmesine rağmen yoğun bir nemlendirme özelliği yok. Göz altı morluklarını hafifletmede etkili ancak ince çizgiler üzerinde herhangi bir etkisi olmadı.

Bana göre ürünün en olumsuz özelliği ise gözleri yakıyor olması. Yüzümü yıkadıktan sonra önce nemlendiricimi sürüp ardından göz kremine geçtiğim için ilk başlarda nemlendiricimi  ve üşengeçliğimden dolayı kendimi suçlamama rağmen sonradan fark ettim ki gerçekten de göz yakan bir göz jeline sahibim..

Sonuç olarak ben bu üründen fazla memnun kalmadım, özellikle de fiyat performans karşılaştırması yapınca resmen pişman oluyorum aldığıma! Benim aldığım eczanede satış fiyatı 71 TL idi ve aynı fiyata La Roche Posay almak varken ben sırf doğal diye bunu tercih ettim.
Bitene kadar kullanır mıyım? Evet..
Peki bitince tekrar alır mıyım? Tabii ki hayır!

24 Mayıs 2011 Salı

Milla Jovovich ve Prada

Sevgilimin en beğendiği kadınlardan biri olması sebebiyle Milla Jovovich'i biraz kıskanıyor olsam da Cannes Film Festivali'nde giydiği bu Prada elbisenin içinde harika göründüğünü itiraf etmeliyim.

 


Elbisenin tarzı hiç benlik olmamasına rağmen, pudranın kırmızıyla şaşırtıcı uyumundan mıdır yoksa oldukça kapalı olmasına rağmen bu kadar seksi görünmeyi başarmasından mıdır bilemiyorum ama gerçekten çok beğendim..

23 Mayıs 2011 Pazartesi

Zara'yı oldum olası sevmişimdir ama bu sezon gördüğüm her parçayı almak istiyorum, hem de çılgınca :)

Durum böyle olunca seçim yapmak bir hayli zorlaşıyor benim için. Şimdilerde favorilerim, romantik kombinlerin vazgeçilmezi pileli midi etek ve yazın favorisi olmaya aday minik topuklu sandalet.



İtiraf ediyorum: Ben bir ayakkabıkoliğim!! Hiç ihtiyacım olmamasına rağmen bu sandalete tek kelime ile hayran oldum. Neon renklerin, toprak tonlarıyla birleşimi çok hoşuma gidiyor, alçak topuğu ile de oldukça rahat görünüyor. 

14 Mayıs 2011 Cumartesi

Benim Olmalı: Mint Wedges

Dolgu topuklara hala çok ısınamamış olmama rağmen; bu nane yeşili ayakkabılara görür görmez vuruldum!!

 
lookbook.nu


Yakın geçmişte 17 kilo verip, büyük gelen bütün kıyafetlerimi (yani dolabımın 4'te 3'ünü) attığım için şuan bu muhteşem ayakkabılara ayıracak bütçem yok. 

Ancak eğer siz de "benim olamlı" diyorsanız shophandr.com'a bakmanızı öneririm. Nane yeşili ve turuncu olmak üzere 2 rengi mevcut ve fiyatı 65 $.



12 Mayıs 2011 Perşembe

Neutrogena Pembe Greyfurt Serisi Türkiye'de


Bugün internette bir çok yerde bu habere rastladım. Neutrogena'nın yurtdışında oldukça ilgi gören pembe greyfurt serisi Türkiye'ye de gelmiş. Yabancı sitelerde çok iyi yorumlar da okudum, kötülerini de.. 

Bildiğiniz gibi yeni bir peeling arayışı içindeydim. Fiyatları da uygun olduğu için denemeye değer diye düşünüyorum.

Yorumlarım en kısa zamanda burda olacak!!


10 Mayıs 2011 Salı

Bahar Bakımı Adım - 3 : Cilt

Güzel görünmenin sırrı temiz ve bakımlı bir ciltten geçer..

Yağlı ve akneye bir cildim var maalesef ve yıllardır ne yaptıysam yapayım istediğim gibi pürüzsüz bir cilde sahip olamadım. Denemediğim yöntem, gitmediğim dermatolog kalmadı ama sonuç hep aynı :( Dönem dönem gözle görülür düzelmeler olsa da; hep bir şekilde eski haline dönüyor. Ben de sonunda bununla yaşamaya alışmam gerektiğine karar verip, elimden geldiğince temiz tutmayı prensip edindim kendime.


Cilt bakımı rutinimi daha sonra ayrı bir postta yazacağım. Şimdi gelelim bahar bakımında neler yaptığıma.

1. Buhar banyosu: Aslında 10 - 15 dk süre ile yapılması öneriliyor; ancak ben o kadar uzun dayanamıyorum, bunalana kadar duruyorum sadece. Buhar banyosu sayesinde gözenekleriniz açılacak, kan dolaşımınız artacak ve ölü derilerin atılması kolaylaşacaktır.

2. Temizleme: Buhar sayesinde yumuşamış olan cildinizi, her zaman kullandığınız temizleme ürününüzle temizleyin. Ben bunun için Noviderm Boréade Cleansing Cream kullanıyorum, çok da memnunum.

3. Peeling: Gözenekleriniz açıldığı ve cildiniz yumuşadığı için siyah noktalarınızdan kurtulmanız daha kolay olacaktır. Ben peeling için Noviderm Boréade Facial Scrub kullanıyorum. İçinde çok küçük jojoba tanecikleri var. Özellikle hassas ciltler için uygun bir ürün. Ancak benimki gibi inatçı siyah noktalarınız varsa yetersiz gelebilir. Şu sıralar yeni bir ürün arayışı içindeyim.

4. Siyah nokta temizliği: Aslında peeling de siyah noktaların temizlenmesine yardımcı oluyor; ancak benimkiler öyle kolay çıkmıyorlar maalesef. Ben bunun için Vespa Girl'den öğrendiğim ve yurtdışından alışveriş yasağından önce eBay'den almış olduğum Japan Daiso Charcoal Mask Face Masque Blackhead Remover'ı kullanıyorum. (Vespa Girl'ün detaylı yazısını okumak için tık tık)  Bu ürün, siyah nokta temizleme bantlarının maske şeklinde olanı olarak tanımlanabilir. Yüzünüze ince bir tabaka halinde sürüp, kurumasını bekliyorsunuz. İyice kuruduktan sonra soyarak çıkarıyorsunuz. Bu üründen çok ama çok memnunum , hatta yedekli almadığım için de çok pişmanım.

5. Nemlendirme: Ben bu adıma geçmeden önce maske kalıntılarını temizlemek için yüzümü soğuk suyla yıkıyorum. Ardından her zaman kullandığınız nemlendirinizi kullanabilirsiniz tabii ki. Ancak benim gibi ev yapımı maskeleri seviyorsanız ve akneye meyilli bir cildiniz varsa yarım limonu sıkıp, içine 2 kaşık bal koyarak kendi nemlendiricinizi de yapabilirsiniz. Limon cildi yatıştırıp ve aknelerin kurumasını sağlarken, bal da nemlendiriyor.



Ufak bir öneri: Yüzünüzü çok sıcak su ile yıkamamaya ve kağıt havlu ile kurulamaya özen gösterin. Sıcak su cildinizi kurutabilir. Soğuk suyun kan dolaşımını artırıcı ve sıkılaştırıcı etkisini de unutmamak gerekir. Kağıt havlu kullanmak ise hijyen sağlar, bakterilerin oluşmasını ve etrafa yayılmalarını önler.

6 Mayıs 2011 Cuma

Evlilik Başvurumuzu Yaptık

Dün itibari ile nikah memurlarının giriş cümlesini oluşturan "Evlenme istediğinizi bize yazılı olarak bildirdiniz..." kısmını tamamlamış bulunuyoruz. 
Bir kez de nikah memurunun ve şahitlerin önünde sözlü olarak tekrar edeceğimiz günü sabırsızlıkla bekliyoruz :)

4 Mayıs 2011 Çarşamba

Ecotools Fırçalar Daybuyday'de

Artık bir çoğumuzun bildiği üzere Ecotools, kıl kısmından sapına, çantasına kadar her detayında %100 doğal ürünler kullanılarak üretilen fırçalarıyla doğa dostu bir marka. Ben de uzun süredir merak ediyordum ama bir türlü denk getirip alamamıştım. 

Bugün daybuyday.com'da kampanyada olduğunu görünce fırsat bu fırsat diyerek verdim siparişimi. Hem Ecotools fırçalarını hem de yeni tanıştığım bu online alışveriş sitesini denemiş olacağım böylece.

Artık gereksiz alışverişlerden kaçınmaya çalıştığım için elimde olan fırçalardan almak istemedim. O nedenle 1 tane Bamboo Pudra Fırçası ve 1 tane de büyük boy Doğal Kıl Fön Fırçası'nı attım hemen sepete :) Kargo dahil 41,70 TL tuttu.

Fiyatı 17,90 TL 
                                                        
Fiyatı 18,90 TL

Pudra fırçasını gelir gelmez deneyip, yorumlarımı sizinle paylaşacağım. Ama fön fırçasını yeni evimde kullanmak üzere saklamayı düşünüyorum..  

3 Mayıs 2011 Salı

Bahar Bakımı Adım - 2 : Tırnaklar

Yaz - kış bakımlıdır aslında tırnaklarım. Neredeyse hiç manikürsüz ve ojesiz gezmem. Ama onların da biraz dinlenmeye, hava almaya ihtiyacı var tabii :) Bir de son zamanlarda çok güçsüzleşmişti tırnaklarım. Ne zaman ojesiz dışarı çıksam, bir şekilde kırılıyorlardı.

Hal böyle olunca, biraz ilgiye ihtiyaçları olduğunu farkettim. Önce kısa kullanmaya hiç de alışık olmadığım tırnaklarımı bir güzel kestim ve törpüledim.


Tırnak etlerimi kesmek istemediğim için önce geriye itip, ardından Avon Instant Gel Cuticle Remover sürdüm. Aynı işi yapan daha iyi ürünler vardır muhtemelen ama ben eskiden bu işi keserek hallettiğim için pek ihtiyaç duymuyordum. Bunu annem almış, evde görünce ve Siu'nun blogundaki şu yazıyı okuyunca denemek istedim. Sonuçtan çok memnun kaldığımı söyleyemem ama belki de ilk sefer içn üründen çok şey beklemiş de olabilirim..


Ardından tırnak bakımı konusunda favori markam olan Sally Hansen'dan yardım aldım. Kırılmaları engellemek için Diamond Strength Instant Nail Hardener sürdüm. Bu ürün aslında uzun süredir dolabımda duruyor ama bir türlü düzenli kullanıp sonuç alamadım. Bu sefer 2 hafta süreyle düzenli olarak kullanacağım, hem o sürede tırnaklarım ancak normal boylarına dönerler.


 Ürünün önerilen uygulama şekli : Şişeyi çalkalayınız. Ojesiz, temiz ve kuru tırnaklarınıza uygulayınız. Günaşırı üzerine bir kat daha ekleyerek uygulamaya devam ediniz. 3. kullanım sonunda tırnak üzerindeki bütün katmanları oje çıkarıcı ile temizleyerek uygulamayı tekrarlayınız.





2. Kullanım Sonrası Ekleme: Üçüncü uygulamayı yapmadan önce özellikle tırnak uçlarında çok fazla soyulma olduğu için, tırnaklarımı temizleyip tekrar sürmek durumunda kaldım. Sürüldüğünde çok çabuk kuruduğu için hiç zahmetli olmuyor neyse ki.. 

2 Mayıs 2011 Pazartesi

Bahar Bakımı Adım - 1 : Saçlar

Cumartesi günkü bahar bakımıma saçlarımla başladım. 

Yaklaşık 6 ay önce saçlarımı kısacık kestirdim ve şu an omuzlarıma geliyorlar. Düğünde saçımın nasıl olacağına henüz karar verememiş olsam da her ihtimale karşı o zamana kadar mümkün olduğunca uzatmak istiyorum. Herhangi bir modeli beğenip de saçlarım kısa olduğu için yaptıramazsam çok üzülürüm. 

Saç uzatma yöntemleri ile ilgili uzun araştırmalarımdan sonra bir forumda evde uygulanabilen bir yöntem buldum. Denemekten zarar gelmeyeceğini düşünerek malzemeleri aldım ve Cumartesi günü ilk uygulamamı yaptım. 

Malzemeler:
- Sinameki yaprağı
- Bemiks ampul 
- Tatlı badem yağı

Hazırlanışı: 
1 çay bardağı suda bir tutam sinameki yaprağını kaynatıp, süzün. Biraz soğumasını bekleyin, içine 1 ampul bemiks ve 1 tatlı kaşığı badem yağı koyup karıştırın. (Bemiks bir vitamin ampulü ve çoğu vitamin gibi kokusu biraz ağır. Yıkadıktan sonra saçta hissedilir bir koku kalmıyor ancak yarım saatlik bekleme süresinde kokulara karşı duyarlı olanlar rahatsız olabilir.)

Ben karışımı Watsons'dan aldığım pompalı bir şişeye koydum. Hem karıştırması kolay oluyor, hem de uygulaması. Özellikle saç dipleri olmak üzere bütün saça uygulayıp, masaj yaparak yedirdim. Bu şekilde yarım saat kadar bekleyip yıkadım. Bu işlemi haftada 1 kere uygulayacağım.

Haftada 1 kere de zeytinyağı maskesi uygulamayı düşünüyorum. Onun hazırlanması ve uygulanması daha kolay. Zeytinyağını (mümkünse doğal) birazcık ısıtıp, masaj yaparak ve yine diplerinden başlayarak  bütün saçımıza yediriyoruz. Daha sonra streç filmle sarıp 1 saat bekleyip yıkıyoruz.

Saçlarınızı bakım yağlarından daha rahat arındırmak için de bir önerim var. Duşa girdiğiniz zaman saçınızı ıslatmadan önce şampuanınızı sürün ve biraz yedirin, daha sonra ıslatıp köpürtün.

1 Mayıs 2011 Pazar

Lovely Shoes Siparişlerim Geldi

19 Nisan'da yola çıkan siparişlerim 30 Nisan sabahı geldi :)) Keyifli Cumartesi uykum önce kapı zili sonra da  sesi kendisinden büyük olan köpeğim Mocha'nın çığlıklarıyla bölündü. Uyandırılmanın verdiği sinir ve sersemlikle kapıyı açtığımda minicik bir kutu ile karşılaştım. 2 çift ayakkabının bu kutuya sığabilme ihtimali hiç aklıma gelmedi. Teşekkür edip kapıyı kapattığımda birden Çince yazılar dikkatimi çekti ve heyecanla kutuyu açtım. Açıkçası bu kadar çabuk gelmesini beklemiyordum.. 



Lovely shoes hakkında çokça yorum okuduğum için kaliteleri konusundaki beklentim yüksek değildi ama özellikle lacivert olan beklediğimden çok daha iyi çıktı. 




Pembe oxford da kötü durmuyor ama derisi fazla yumuşak. Bir kaç giymeden sonra hala güzel görünüp görünmeyeceğinden pek emin değilim :)




Bildiğiniz gibi her ikisini de 38 numara sipariş etmiştim ama 37 olsa da olurmuş. Giyilemeyecek kadar büyük değiller ama topuklu olanın içine astar koydurmam gerekecek galiba.

Diğer siparişim konusunda ise kararsızım. Aslında 4-5 ayakkabı daha seçmiştim, özellikle DIY projelerimde kullanmak için düz renk topuklu ayakkabılar getirtecektim ama bu yeni çıkan gümrük yasasından dolayı emin olamıyorum. Garanti olsun diye 2 ay beklemek daha iyi bir seçenek gibi görünüyor şimdilik..
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...